*****Bazı nedenlerden dolayı isimlerini değiştirmek zorunda kaldım.
Kaç gündür yazıp gelişmeleri aktaramıyordum.Malum bir yandan laptop bozuldu,bir yandan tercihlerimle uğraşıyorum ve bir yandan da *Rüzgarla.
Biz cuma günü bu telefonları falan aldıktan sonra gezi ayarladık annem,ben ve arkadaşıyla. O günkü cam açma olayından dolayı bana kırgınmış. Söylemedi ama her halinden belliydiiii.Gerçi birşeyle anlatmaya çalışıyordu ama anlatamadı.Neyse annemin arkadaşı arabasıyla gezdirecekti. Bostanlıyı,bornovayı bilmiyorlarmış. Ama tabi hepsini gezdirmemize imkan yoktu onun için Rüzgar ve eniştesini aldık :) Bir yere oturduk bir yandan konuşuyoruz bir yandan da yemek siparişini veriyoruz. Bu olanlara şaşırıyoruz aslında. Nasıl olurda kızılderililerle böyle bir ortamı paylaşıyoruz ne ara böyle şeyler oldu, anlayamıyorduk. Hiç aklımızda bile yoktu böyle şeyler. Ben buna ''herşey Rüzgar'in bakışıyla başladı'' diyorum aslında. Çünkü öyle. Yemek yiyişlerine falan baktım yani dogrusunu söylemek gerekirse sizden bizden çok güzel,kibar yiyişleri var. Hele Rüzgar'in spagettınin kaşıgın üstüne koyup çatalla dolayıp yedigini gördüm. İlginç. Ama eniştesi öyle yapmıyordu:) Sanırım Rüzgar çok yerler gezip öğrendigi için olabilir. Sonuçta İtalya da müzik okuyormuş. Hep bakışları bendeydi ama. Beni,annemi falan çekti. O günü öyle dolaşarak geçirdik.
Diger günler pek değişmedi. Ama bana daha bi bağlandı diyebilirim. Bizde onlara çok alıştık. Bana msnden sürekli seni seviyorum,seni çok düşünüyorum diye yazıyor.Bu arada erkek arkadaşım olup olmadıgını sordu. Yok dedim. Ben istiyor dedi. Ne istiyor sen? dedim Sizin sevgili olabilir. dedi. Bişey diyemedim. Uykum var deyip kaçtım. Bilmiyorum ama bazıları şanslısın işte bak sana ekvatora yol göründü, türk erkekleri odun, seni gibi biriini kaçırdılar yabancıya. Sende istersen neden olmasın diyorlar. Ama ben arkadaşlıktan başka bişey görmüyordum onu. Onlar çalarken bi ara sahile karşı dönüp arkamı oturmuştum. Annemin arkadaşlarına gözleriyle beni sorup durmuş, çalarken bile çocuk rahat duramıyor. En sonda dayanamayıp beni çağırdılar. Yani ortalıktan kaybolmamı hemen farkediyor ve beni istiyor yanında. Bu arada bir şarkının parçasında sürekli bana bakıyormuş.Annem dikkat etmiş. Anlamını sordugunda aşk acısı,ayrılık demekmiş.Üzüldüm ona. Babamı sürekli soruyor. Annem ''seni istiyor olmasın babandan''deyip duruyor. Babam çalıştıgı için pek gelemedi onları izlemeye. Annem diyor sanki aile gibi olduk. Allahım yaa..
Bir günde yine aynı annem, ben ve arkadaşı Rüzgarı alıp çıktık.Büyük alışveriş magazalarına gittik. Onlarda bi de siz tek konuşun çocuk bi açılsın sana dediler. Dedim zaten hep sizin başınızın altından çıkıyor. Neyse onlar ayrı yerde biz ayrı yerde dolaşmaya başladık. Tabi konuşamıyoruz bişey sorucam bi yandan ingilizce sözlük diger yandan ispanyolca sözlük aldım bakıyorum 2 saattir. Sonra bulamayınca öf lüyoruz. Kitapçıya girdik. Burdan o ispanyolca-türkçe sözlük begendi. Böyle cümleler halinde. Bana bişey sorcak ''nabıyon'' dedi. Güldüm :D ''iyim sen nabıyon''dedim kitabı gösterdi. Akıllı. Sonra bişeyler aramaya başladı. Ona baktım hemen sayfayı kapatıp bana güldü. Dedim kesin sevgiliyle ilgili birşeyler arıyor. Çıktık artık 2 saat dolanmıştık. Arabada ona iltifat sayfalarını açtım hani çocuk görsünde göstersin bana diye. Baktım içinden inceledi baya, en son ''Siz çok güzelsiniz. Hayatımda böyle bir kız görmedm'' gibi birşeyler yazıyordu onu gösterdi güldüm. ''Senden çok hoşlandım.'' ''Sanırım aşık oluyorum'' diye iltifatları başladı göstermeye. Arabanın içinde nasıl gülüyoruz ama. Bana sus sus diyor Rüzgar. Annem ve arkadaşı da bizim kız iyi kaynaştı dedi. Sonuçta gezmek istemeyen kişi bendim. Aman ne işim olur yeaa deyip uzak duruyordum.
O akşam bunlar aynı yerde çalamadılar. Zabıtadan dolayı. Hayır yani bir de üstüne şikayet etmiş esnaf. Ulan kime ne zararı var ki anlayamadık. Benimkinin yüzü düşmüş bir şekilde ayrıldı oradan. Bikaç gündür de hiç çalamadılar. Annemin arkadaşlarının tanıdıgı kişiler vardı. Belediyelerle uğraştılar. Ama Ankara'dan ya da İstanbul'dan izin almaları gerekiyormuş. Tam bilmiyorum ne olacagını. Eh özlesin beni birazcıkkkk.
Güzel günler geçirdik inkar edemem :))) Ama hala o benim arkadaşım. Ama aşk acısı çekiyor çocukcagız ona üzülüyorum.. Hep uzun uzun bakıyor. Neyse bakalım neler olacak başka.
NOT: Bu arada bu çocuk yengeç burcu çıktıı:)
Aman yine de dikkat et..kaptırma kendini..ya da bana ne oluyorsa..boş ver içinden ne geliyorsa bak işte!..:))
YanıtlaSilAnnem de öyle söylüyor, kaptırma kendini diyor:)bende içimden geldigi gibi davranıyorum,yapcak bişeyim yok :)
Silyengeç erkeğiyle ilgili yazımı okumuşsundur diye umuyorum canım :)ben 3küsür yıldır uğraşıyorum da biriyle :)
YanıtlaSilhttp://ahududusu.blogspot.com/2012/05/bir-yengecin-kskacna-yakalanmadan.html
Okuduumm şimdii :) Valla aynısı. Kıskançlar,bişey söylemeye gelmiyor yanlış anlayıp,tavır yapıyorlar ama çok sahipleniciii:)
Silaman nasıl olsa gidecek birgün. hep kalcak değiller ya.
YanıtlaSilarada nette sözlükle konuşursunuz işte.
hadi tercihler hayırlısı.
:)
evet ya oluruna bıraktım,nasıl olsa gitcek ama bakalımm:)
Silinş hayırlısı:)