26 Eylül 2012 Çarşamba

Bir anlık heves uğruna mı ? (7) FİNAL

Uzun uzun birbirine bakmayı sürdüren,
Evli, çocuklu iki ayrı aile.
Çocugu tıpkı Vedata benziyordu
Gözleri, bakışı..
Vedat bakışlarını daha uzun tutamayarak:
Ah merhaba Zehra, seni tekrardan görmek ne güzel..
Elini uzattı.
Zehra geçmişine çizgi çekmişti.
Ama şimdi Vedat tam karşısındaydı.
Gülümsedi..
O da uzattı ve elini sıktı.
Vedat çocugunu banka oturtup dizini sildi
Zehrayı süzdü..
Hafif kilo almış,
Yüzü daha da güzelleşmişti.
Bir an Zehranın çocugu aklına geldi
Acaba onun bebegi neredeydi?
Birden arkasından biri Zehraa diye sesleniyordu.
Zehra döndü,
Derin ağlıyordu, sıkılmıştı.
Arkadaşı, Vedatla tokalaştı.
Vedat küçük Derine uzun uzun baktı.
Kızın aynı sen.. Çok tatlı olmuş maşallah. Adı ne?
Zehra gülümseyerek:
Derin.. Peki senin oğlunun adı?
Vedat göz kırparak
Mustafa dedi.
Biliyorlardı ki
Bu isimleri ikisi kararlaştırmıştı nişanlıyken,
Fakat ikisi de bunları başka insanlar üzerinde gerçekleştirmişlerdi.
Derini kucagıma alabilir miyim? diye sordu Vedat.
Zehra gülümseyerek başını salladı.

Nasıl oluyordu da ikisi yıllar sonra karşılaşabiliyordu?
Üstelik hayatlarına yeni renk, yeni hayatlar katılmışken..
Tesadüftü..
Bir tesadüf sonucu; tanışmış, nişanlanmışlardı.
Bir tesadüf sonucu; geç kadın eve sürpriz yapmak için girip nişanlısının onun aldattıgını görüyordu.
Bir tesadüf sonucu; hayatlarını başka insanlarla birleştiriyorlardı.
Bir tesadüf sonucu; yıllar sonra parkta karşılaşıyorlardı..

Sonra Vedat, Zehra ve arkadaşına çay ısmarlamak için cafeye götürdü.
Bir süre oturup sohbet ettiler.
Geçmişin nedenlerini sorgulamadan
Arkadaşça konuşuyorlardı..
Konu daha çok çocukları üzerine eğimliydi.
Mustafa sakin yapılı bir çocuktu,
Derin ise çığlıklarıyla ortalıgı dağıtan geleceğin güzel kızıydı. Tıpkı annesi gibi..

Görüşmeyecek olabilirlerdi,
Ama biliyorlardı ki bu park
Onları görüştürecekti kısa zaman içerisinde..
Çocukları belki birbiriyle, en yakın arkadaş olacaklardı bu parkta.
İkisi eski bir dostmuş gibi ayrılmışlardı.
Mustafa arkasından uzun uzun el sallamıştı..

Onların hayatları artık başkaydı, eskisi gibi olamazdı.
Onun için dost kalmaya karar verdiler. Çünkü bu park onlar için önemliydi.. Bu parka onların geçmişi girmeyecekti..



                                                                        by LaLa


 SON







24 Eylül 2012 Pazartesi

Bir anlık heves uğruna mı ? (6)

Bütün salon adama bakıyordu.
Vereceği tek cevaba, ve sonrasına.
Fulya adama baktı, yüz hatlarını, mimiklerini inceledi.
Birden içini korku kapladı.
Ya hayır derse, ya terk ederse
Ya o kadına giderse
O burada ne yapardı?
Rezil olurdu..
Memur sorusunu yenilediginde tekrar baktı
Hadi diyordu söylesene!
Vedat tüm gücünü toplayarak evet ! dedi
Sonra rahatlamış bir şekilde arkasına yaslandı.
Salondaki insanlar ayaga kalkıp onları alkışladı.
Fulya mutluydu, o şuan kendisini
Ve karnındaki bebegi düşünüyordu..

Zehra dışarı çıktıgında geldigine lanet okumuştu.
Ağlamaktan eli yüzü boya olmuş,
Makyajı akmıştı.
Onu hemen arabaya binip uzaklaştırdılar.
Çünkü Vedat'ın evet, demesini duymuşlardı.
Zehra pişmanlıgı şuan yaşıyordu,
O nikaha geldiginde anladı herşeyin ciddiyetini..
Ama her şeye geç kalmıştı,
Umutlarına, hayallerine..
Eski nişanlısı, onu aldattıgı kişiyle evlenmişti.
Dönmek için yalvarmıştı,
Ama sahteydi her sözüyle.
Arabadan oradan ayrılırken,
Onların alkışlar içinde dışarı çıktıgını görmüştü.
Mutluydular..
Bunları görmemek için ölmeyi dilerdi..
Ne acı.

1 hafta sonra öğreniyordu ki Fulya hamile oldugu için
Bu kadar çabuk evlenme kararı almışlar..
Yani Vedat baba olacaktı.
Hemde o kadından,
Bir çocugu olacaktı.
Yine üzüldü, yine ağladı.
Yine en yakın dostu Cengiz ve arkadaşları yanındaydı.
Yeni tuttugu evleri yarım saatlik mesafedeydi.
Ama yerini söylememişlerdi Zehraya.
O gün düğüne gitmeyip Zehraya sakinleştirici yaptırtmışlardı.
Uyandıgındaysa bütün her şey bitmiş sabah olmuştu.
Şuan yapacagı hiç birşey yoktu.
Hayata yeniden tutunacak, yeniden başlayacaktı..



3 SENE SONRA..

Vedat 2 yaşındaki oğlunu çok seviyor,
Herşeyiyle ilgileniyordu.
Fulyayla arada tartışsa bile evliligi güzel yürütüyorlardı.
Ama Zehrayı unutamamıştı.
Geçen yıllar arasında en son karnı şişmiş şekilde,
Eşiyle alışveriş yaparken görmüş,
Hüzünlenmişti.
O birlikte oldukları günler aklına geliyor,
Nasıl bu hale geldiklerini anlayamıyordu.

Zehranın eşi Cengiz.
Kötü günlerinde yanında olan,
Teselli eden o genç ve sadık adam.
Zehrayla ilerleyen zaman içinde,
Aşık olmuş,
Bunun dostluktan da öte
Ona aşık olabileceğini düşünmüştü.
Zehra o zamanlar duygu karmaşasındaydı
Ama Cengize bayılıyordu.
İşinde pratik ve daima sevilen bir adamdı.
İlişkilerini mükemmel yürütüyorlardı.
Herkes onlara hayran,
Çok yakışan çift olduklarını söylüyorlardı.
Böylelikle geçen süre içerisinde,
Evlenme kararı almış,
Evlenmişlerdi.
Vedatı hiç görmemiş,
Ama onu da unutamamıştı.

Bir gün Zehra yanına arkadaşını alıp
Bebek arabasıyla kızını parka götürdüler
Derin henüz küçük olmasına rağmen,
Her şeyi algılıyor,
Parka gitmek için can atıyordu.
Parkta bir süre oturdular.
Çocukların o cıvıltısı muhteşemdi.
Birden küçük bir çocuk çığlık atmaya başladı.
Zehra iç güdüsel olarak çocugun yanına koşturdu.
Salıncaktan düşmüş, dizi kanıyordu.
Bir yandan da babaa babaaa diye çığlık atıyordu.
Zehra çevresine bakınırken,
Vedat'ı gördü.
Oğluna sarılıp burdayım geldim babacım bir şeyin yok dedi.
Zehra şaşırdı.
Vedat teşekkür etmek için Zehraya dönerken
Göz göze geldiler.
Onu başka bir kadın sanıyordu.
Zehra olacagını düşünememişti.
İkisi sadece birbirlerine bakmayı sürdürdü.

Geçmişin izleri her ikisinin de gözlerinden okunuyordu.
İki ayrı insan,
Şimdi geçmişin sorgulamasını nasıl yapacaktı?

  devamı yakındaaa. ( Son 1 bölüm)

                                                                 by LaLa
Şarkılarııı..




23 Eylül 2012 Pazar

Bir anlık heves uğruna mı ? (5)

Düğün günü!

Kızlar kuaförde toplanmış,
Saçlarını yaptırıyorlardı.
Hepside keyifliydi tabi şu an için.
Oraya girdiklerinde cidden ne olacaklarını bilmiyorlardı.
Zehra ne yapacagı konusunda plan yapamamıştı.
Bilirdi ki plan yaptıgı zaman bütün işler,
Tepe taslak oluyordu.
Akışına bırakacaktı.
Düğünden önce nikah salonuna gidip,
Eski nişanlısının o evet ! deme anını görecekti.
Kızlar gitmemeleri konusunda ısrarcıydı.
Ama o dinlemeyecekti.
Öyle ki kızlarda Zehrayı tek bırakmayıp, toplanıp gitmeye kadar verdiler.

En sonunda işlemleri tamamlandı,
Artık saç,makyaj yapılmış; üstlerini giymeye hazırlanıyorlardı.
Zehra özel olarak bir şey almamıştı.
Mini giyinecekti.
Ona neler kaçırdıgını gösterecekti!
Zaten nişanlısı onun fizigini beğeniyor,
Kıskançlık krizlerine giriyordu.
Sonunda hazırlandılar.
Kızlarla birlikte toplam 4 kişiydiler.
Nişan ve düğün için müthiş görünüyorlardı.
İş arkadaşları Cengiz de onlarla eşlik etmek istemişti,
(Zehrayı sakinleştirmeye çalışan bir diğer yakın arkadaşı.)
Sonuçta başlarına bir şey gelirse onlara yardım ederdi.
Böylelikle Cengiz onları kuaförden almaya geldi.
Ooo hanımlar, bugün çok şanslıyım desenizee..
Yine o güzel sözlerini döktürmüştü.
Cengiz cidden iş arkadaşı olsun,dostluk yönünden olsun
Onlar için mükemmel biriydi.

Kızlar nişana son 10 dk kala yetiştiler.
Salona girdikleri o an,
Zehra için kötü bir durumdu.
Birden sanki salondaki bütün gözler,
Zehranın üzerindeydi.
Kafasını çevirdi,
Gördügü ilk kişi Vedat'ın annesiydi.
Kadının bakışları öyle yumuşaktı ki.
Yüzü de aynı sevecenliğini koruyordu.
Kadına karşı bir kötülüğü yoktu,
Çok iyi anlaşıyorlardı.
Kadın kafasını sallayıp,başını çevirdi.
Zehra yanına gitmek istedi, ama yapamazdı.
Burdan kimseyle konuşmayacak, tek laf etmeyecekti.
Utanıyordu!
Aslında utanması gereken o değildi Vedat tı!
Salon kalabalık, Vedatın akrabaları hep buradaydı
Ve Zehrayı da tanıyorlardı.
Ne işin var ki senin burda? Bak Vedat evleniyor. Yan kızım derdine yan..
Acaba akrabaları içinden ne diyordu,
Biliyorlar mıydı durumu, Vedat'ın onu aldattıgını?
Diye için içini yiyordu.

Sonunda boş yer bulup oturdular.
İlk 3.
Onları tam göreceği, sıraya.
Bekledi..
İçinde tuhaf bir kıpırdama, korku, nefret vardı.
Sabırsızlıkla bekliyordu.

Sonunda..
İşte geliyorlar.
Ve o
Nişan törenlerinde çalınan müzik..
İkisi kol kola.
Kız altın sarısı saçlarını dağınık topuz yaptırmış,
Gelinligi kabarık, uzun sürüklenen bir kuyrugu vardı.
Mutluydu.
Vedatında mutluluktan gözleri parlıyordu.
Zehra kendini tutamadı.
Eski nişanlısını, başkasıyla birlikte evleneceğini düşünemiyordu.
O onunla birlikte burda olmalı!
Onunla birlikte nikah masasına oturmalıydı!
Onları nikah masasına oturuşunu seyrederken,
Gözleri dolmuş, elleri titriyordu.
Arkadaşları hadi Zehra çıkalım demesine rağmen,
Oturmakta ısrarlıydı.
Vedat sanki aradıgını bulmak için salonu tarıyordu,
Sonra gülümsüyordu.
Şahitleri..
Vedatın en yakın dostu ordaydı,
Diğeride kızın olmalıydı.
Memur o sıkıcı sözlerinin ardından
Mülayım sorusunu sormaya geldi..
Kız yüksek sesle evet evet  evett!!!! cevabını verdi
Salon alkışladı..
Ve sıra Vedata gelmişti ki
Zehra göz yaşlarını tutamayarak
Ağlamaya başladı.
Salon sessizdi.
Bu nedenle Zehranın ağlaması duyuldu.
Vedatın suratı asıldı,salona baktı
Ve o anda Zehrayı gördü.
Arkadaşları toplanmış,
Sakinleştirmeye çalışıyordu.
En sonunda salondan çıkma kararı aldılar.
Vedatın gözü onlardaydı.
Bütün salonun gözleri onlara bakıyordu şimdi.
Zehrayı alıp dışarı çıkmak için koridordan yürürlerken
Zehra arkasına dönüp son defa ,hayır der gibi kafasını salladı.
Vedat donmuştu.
Onun düğüne geleceğini düşünmüştü.
Nikaha geleceğini tahmin etmemişti.

Bir süre ortalık sakinleştikten sonra
Memur Vedat a soruyu yeniledi:

İyi günde, kötü günde; hastalıkta ve sağlıkta Fulya'yı eşin olarak kabul ediyor musun?

devamı yakındaaaa...
                                                 by LaLa

21 Eylül 2012 Cuma

Bir kızılderilinin bana olan aşkı 5 (FİNAL)

Bunu yazmayalı baya olmuş. Çünkü olaylar çok karıştı.. Nasıl karıştı derken bu kızılderilinin bütün pisligini öğrendim. Resmen benimle oyun oynadı ve bugün tamamıyla bitti!
Bu çocugun yüreği baya genişmiş.
Anlatıyorum.

Hani biz bunla kızları silecektik yaa. Bu kaçıyordu benden. Kaç defa ayrılalım ayrılalım diyordu. Ben istemiyodum.Daha erken vs.. Daha sonra ben aradıgımda ağlama numarası yapıyordu. Neyse bunlar o gittikleri 4-5 gün sonra döndüler. Ben bunla buluşma ayarladım. Özledim diyerek. Sonra  kahvaltı falan yapmak için biyere götürdüm. O aldıgım hediyeyi de vermiştim. Taktı hemen. Sonracıma ben bunu bizim tanıdıgın evine götürdüm hani onlarda tanıyor onu. Dedim araya sıkıştırırım laptoptan kızları sildiririm. En sonunda laf arasında laptopı kucagıma alarak aa girsene şifreni seninle kızları silecektik! Bu nasıl rahatsız oldu anlatamam. Aldı kucagına laptopı yazıyor şifresini ama yanlış diyor. Tekrar giriyor tekrar yanlış. Numara yaptıgını anladık. ben pflüyorum ofluyorum. Derken bir süre sonra çat açıldı! Ve çat birisi ona kalp yollamış. Ve hemen kapattı gözümün önünde. Hoop! Ordaki de neydi!? Ben bir alayım şunu. Bizim tanıdıgın arkadaşı ekli bunla ve aynı benim ismide LaLa! Bu kız arkadaşıyla ona sülük gibi yapışmıştı. Sohbeti bi açtım bana yazdıklarının neredeyse tıpa tıp aynısı!
Canım,sevgilim,te amo, benimle evlenirmisin? ... yaaa ben bunları bi gördüm şok oldum.Sonra mesajların hepsini açtım bunun eski konuştugu kızda vardı onlada hala konuşuyormuş. Vayyy çakal !! Dedim. Neyse sinirden nasıl titriyorum ama. Annemler falan vardı üstelik. Bu hala ben yapmadım,kardeş yazdı bilmem ne yazdı diyip duruyo! Lan kardeşin yazsa 1-2 günde türkçeyi nasıl söksün. Ve senin bana yazdıklarınla tıpatıp aynısı! Yuhh yani. Bu kızları faceden silip engelledim 3-4 kişiyi. Sonra ben siinirden ağladım. Bu geldi yanıma özür falan diledi.Gözleri kıpkırmızı olmuş. Utandımıi,utanmadı mı bilmiyorum. Bana verdigi bilekligi yüzüne atacaktım. Ama yaptırmadı annemler. Sende hıncını ondan alırsın dediler. Neyse bi kaç tatlı sözle bağladı.

   Sonra diğer günler normaldi. Hani hala bişeyler eksikti. Şüphe duyuyorduk ve kızlar sakız giibi yakasını bırakamıyorlardı. Sonrada onun pisliklerini biz temizliyorduk. LaLa gel çabuk, diğer LaLa geldi. Yaptıgı pislikler yetmiyormuş gibi arkasını kolluyorduk.
 
   Biz Bodrumdayken bile bana msnde cam açtırıp gece 6lara kadar oturup görüşüyoduk. Ha dedim işler yoluna girdi sonunda. Birde ayrıyız ya ondandır.Bunları yazmıştım galiba buraya..
 
Neysee gel zaman git zaman derkeeen gelelim bu haftaya. Ve ben 1 şok daha öğreniyorum ki bu oğlan diğer LaLayla biz o kızı sildigimizin 1 hafta sonra bu oğlan başka face açıp kızı ekleyip tekrar konuşuyorlar. Ve yani düşünün biz Bodrumdayken bile. Daha şu 1 hafta oldu öğreneli. Kıza demiş biz LaLayla ayrıldık. Bitti. Ben seni seviyorum..benimle evlen, babanla konuş.Benimle gel. O diğer LaLa bana konuşmaları atıyor. Ve herşeyi anlatıyor bana. Önce dedim yalan söylüyor heralde imkansız. Sonra bunu diğer kızda biliyomuş yani diğer LaLanın kavgalı arkadaşı.Zaten onun için tartışmışlardı(uzun konu). İşte dedigim gibi ortalık karışık. Ben Denizliye gitceğim için üzülmesin diye söylememişler bana. Benimde onla konuşmamı kestigini biliyorlarmış. Nasıl şokk oldum nasıllll ama.. Dedim ben onun ağzına sıçmazsam o ADİOS neymiş göstermezsem ona! Tabii daha geçenlerde de yine benimle ayrılcaktı. Hemen bişeye bahane buluo hadi adioos hadi by vs. Sonra birde geç girmeleri var. Demek ki diğer faceinde takılıyormuş beyefendi. Sonra bu burdan bi numara almıştı kimseye vermiceksin dedim sonra gitti o kıza verdi. Neden biliyorum Çünkü kız bana onun numarasını attı. Yuh abi yuhh! 

    Sonra ben bunu aradım bi güzel agzına sıçtım. Sen hep gittigin yerlerdeki  her kızı seviyorsun galiba. Sen hala diğer LaLayla konuşuyormuşsun ha? Tabi hala yok yok diye itiraz ediyor. Lan adam gibi çıkıp hee ben bunları yaptım  desene olum deseneee hala inkar ediyor piç! Sonra saydırdım yine bitti te amo bitti aşk dedim bana gülerek tamam dedi. Daha da sinirlendim. Hadi ozaman ADİOs w. dedim. Onun bir adı da var onu kullanmam hiç.Bu sefer siinirden ona son kez söyledim. Sonra bu diğer LaLa bunların ordan yabancı  biriyle ilişkisi var yapmış. Ama kendi adına başka face açarak. Ve Rüzgara kıskançlık olsun diye de bütün yabancıları eklemiş. Kız benim oldugumu onunla bilmiyomuş. Çünkü o dedigim gibi benimle konuşmadıgını söylemiş.Bende bu oğlanın fotosunun altına yorum yapmıştım ordan anlamış kız. Ve bizim rüzgarada tekmeyi basmış sonra. Neyse tabi ben bunları oğlana gönderdim Salak gelmiş bana teşkkr ederm diyo! Angut! Sonracıgma ise bugün gördüm ki arkadaşlıktan silip,engellemiş beni.! Ah dedim beter olursun inş!



 İşte böyle.Kısaca anlattım..  Yaz aşkı yaşadık biriyle. Bu da beni boynuzladı. İyi bok yedim. Başta tekmeyi koysaydım olmucaktı böyle.Hata bende. Neyse ettigi yanında kalmıyacak. Kalmasında ahım var ben ondan intikamımı almazsam rahat edemem!!!!!!!!!!!!

Neye üzülüyorum biliyormusun? Onca yardım ettik.Bir şeyler götürdük. Eve misafir ettik. Ama nasıl birine? Böyle yalancı,aşağılık,serseri birine! Ya gittigi her yerde yeni facebook açıyor ve başka kızlarla konuşup benimle evlenirmisin diyor?  Bunlar evliligi nasıl sanıyor ki ya. Ve resmen oyuna geldik. Hiç bilmezdim bu kızılderilileri hiç. Ama suç bizde. Biz tepemize çıkardık.. Kardeşi bile diyor ona yalancı diye. Ah tabi kardeşinin de çıktıgı var. Annem diyor Allah bilir evlidir bide! Olamaz mı? Olabilir.

Valla bunları bU şehir bozdu! Bir an önce yuvalarına dönmeleri dileğiyle !

*Bazı yerlerde yazım hatalarım olabilir, biraz aceyle yazdımm..Güncelleme yapılabilir.

19 Eylül 2012 Çarşamba

Bir anlık heves uğruna mı ? (4)

Genç kadın zarfın içini açar ve
Gördüğü şeye inanamayarak,
Bir arkadaşlarına
Bir de elindekine bakar.
Vedat & Fulya evleniyoor !

Elinde tuttugu onların düğün davetiyesiydi!
Adam o sarışın kadınla evleniyordu.
Bir de utanmadan arkadaşına davetiye yollamıştı..
Yine yalandı, bir de onu seviyordu.
Şimdi bu kadınla evleniyordu.
Kendisiyle kurdugu hayalleri o kadınla gerçekleştirecekti demek ki.
Düğün 10 hazirandaydı. 
Bu kadar kısa zamanda nasıl yer bulmuşlardı?
Demek ki adam evlenmek için can atıyordu.
Yer,adres belli,
Kına gecelerine kadar yazmışlardı.
Arkadaşları ona bakıyor,ondan bir tepki bekliyordu.
Kadın zarfı yırtıp atarak:
Nasıl bu kadar çabuk evlenme kararı almışlar şaşırdım.
Demek ki o, kadını seviyor. Beni değil.
Bir kahkaha patlattı.
Düğünlerine gidiyoruz değil mi kızlaar ?
Kızlar onun bu tepkisine şaşırmışlardı.
Genç kadının ağlamasını,
Bağırmasını bekliyorlardı.
Birden onlarda gülmeye başladılar.
Vedat intikam neymiş görecek!
Şimdi ben ona dönmedim diye yapıyor bütün bunları.
Ve benim burda çalıştıgımı bildigi için size davetiye yolladı.
Benim de elime geçeceğini iyi biliyor,
Kendisini bu şekilde hatırlatıyor.
Ama ondan intikamımı alacagım.
Benden ayrılıp, bir de üstüne aldatıp
Davetiye yollamak neymiş görecek!
Ben Zehraysam bunu yaparım!
Şimdi kızlar, düğüne daha var.
Ama şimdiden hazırlıga başlamalıyız.
Zira o gün onların son eğlenceleri olacak.
Der ve işine geri döner.

Kızlar kafalarını sallamakla yetindiler,
Sanki intikam yemini etmiş gibiydi kadın.
Ama her neyse bu kadının düğünde ne yapacaklarını merak ediyorlardı.
Evet o Zehraydı ve istedigini yapabilirdi.
Şimdi tek yapacakları şey,
O günün, düğün gününün gelmelerini beklemeleriydi.
Ya çok eğleneceklerdi, ya da
Ellerine yüzlerine bulaştıracaklardı.
Şimdiden ne giyeceklerini düşünmeye başladılar bile.
Bakalım düğün günü neler olacak..

 Devamı yakındaaaaa
                                                                                            By LaLa

Genç kadının keyifli şarkısı, dinleyin mutlakaa :)

18 Eylül 2012 Salı

Bir anlık heves uğruna mı ? (3)

Buluşma günü gelip çatar.
Genç kadın buluşma yerine bilerek geç gider.
Sanki sakinleştirici iğne yemiş gibi,
Eski halinden eser yoktu
Adamın elini kibar bir şekilde sıktı.
Adam şaşkındı.
Çünkü kadının bu kadar sakin geleceğini,
Hatta elini sıkacagını dahi düşünmemişti.
İkisi suskundu.

Kadın ne diyeceğini sürekli düşünmüştü,
Ama buluştuklarında unutuverdi.
Bir anda neden geldigini bile unutmuştu.
Adamın suratına bakamıyordu.
Geçmişi, o gördügü manzaralar karşısına geliyordu.

Vedat ise konuya nerden gireceğini kestiremiyordu.
Genç kadından bekliyordu ilk konuşmayı
Ama onunda kendisini bekledigini biliyordu.
Birden; çok utanıyorum kendimden.Bu olanlar ve sana yaşattıklarım için çok özür dilerim..
Beni affet demiyorum, diyemem.. Ama ama..
Adamın sesi acınası, çaresiz.
Kadın elini cebine atıp yüzügünü çıkarır:
Bunu al (masaya fırlatır) ve o sarışına; birlikte yatıp kalktıgın o kadına verirsin!
Ben artık yokum.
Yarın zaten biletlerimi aldım ve gidiyorum buradan.
İnan böylesi çok güzel.Yol yakınken de dönmüş olduk.
Geçmişimiz için lanetlemiyorum seni. Unutamam da.
Acı tatlı güzel günlerimiz oldu..
Güzel, gerçekleşmesi mucize olan hayaller kurduk..
Artık o hayalleri sen o kadınla kurarken,
Ben ise yarım kalmış o hayallerin üzüntüsünü yaşayacagım.
Başka birine aşık olur muyum,böylesine güzel günler yaşarmıyım bilemiyorum.
Ama SEN BENİ BAŞKA BİR KADINLA, YATAK ODAM DA ALDATTIN!

Kadın bu sözünü söylerken birden sustu,
Çünkü gözyaşlarına hakim olamıyordu.
Elleri titremeye başlamıştı.
Sevdigi adama, eskiden bu cümleleri söylemeyi düşünmüyordu,
Düşünemiyordu.
Şimdi bunları söylemek ona ağır geliyordu.
Adam uzanıp elini tutmak istedi,
Ama kadın tutturmadı,
O elleri başka bir kadına değmişken hele..

Bir süre sonra kendine geldi.
Adamın sesi çıkmıyordu,
Ona acıyordu,
Düşündügü gibi gitmiyordu herşey.
Bir şeyler yapmalıydı
Orada öylece kalmamalı,
Gidip yanına ona sarılmalıydı.
Yapmadı.
Sustu.
Fırtına sonrası sessizligi dinliyordu.
Suçluydu,kabul ediyordu.
Telafisi olmayan bir yoldu..
Kadın toparlandı.
Gitmeye hazırlanıyordu.
Adam:
Hayır hayır lütfen otur.
1 şans veremez misin ilişkimize?
Sadece 1 şans daha lütfen.
Seni kaybetmek,senin yok oluşunu izlemek istemiyorum.
Seni seviyorum.Ben sadece o sıralar bir boşluktaydım,
Ve bana yakın davranmıyordun.
Bu, o günlerin hatası.
Lütfen gitme.Lütfen.
Herkes 1 şansı daha hak eder.
Artık böyle olmayacak.Seni istiyorum ben onu değil.
Ben sana AŞIGIM, ona değilim.(haykırarak)
Ben seninle bir tek hayaller kurdum,
Sen benim son aşkımsın.
Senden sonra ben mahvolurum yemin ederim.
Sana bu kadar acı yaşattıgım için, 
Kendimi hiçbir zaman affetmeyeceğim.
Ama gidersen, gidersen seni yolundan alı koyamam.
Bu senin hayatın ve tercihini sana bırakıyorum.

Kadın adamın sözlerini can kulagı ile dinliyordu,
Bu kez ağlamıyordu,
Çünkü gözünde herşeyi bitirmişti.
Seviyordu onu ama artık bir şeyden şüphelendiyse olmazdı.
Adam ona artık gerçekçi gelmiyordu.
Çok yapmacıktı,
Sanki sözcükleri, ezberlemiş gibi
Her şeyi bir tiyatro misali oynuyordu.
BİTTi. dedi ve kalktı masadan.
Arkasından gelmiyordu, yada kolundan tutmuyordu
Cidden rolü güzeldi.
Eve gitti. Duş alıp, uyudu.

1 ay sonra genç kadın daha da toparlanmıştı,
Bunu arkadaşlarına borçluydu.
Eski nişanlısından da ses soluk çıkmıyordu.
Sanki yer yarıldı,içine girmişti.
Öyle bir günde arkadaşlarından birine bir zarf gelir,
Şaşırırlar. Ne diyeceklerini bilemezler.
Genç kadının bunu görmesini engellemeliydiler.
İş yerinde genç kadın evrakları getirirken,
Arkadaşlarının yüzünün bembeyaz oldugunu görür.
-Ne oldu size? Elinizdeki de nedir?
Kadın hemen zarfın içine tıkarak:
-Önemli bir şey değil,sadece bi akrabadan canım ya.
Genç kadın:
-Hayır, bir şey var kesin, o zarfı istiyorum!
Ve ellerinden kapar.
Arkadaşları şaşkın, ne tepki vereceğini merak ederler.
Genç kadın zarfın içini açar ve..

      devamı yakındaaa..
                                                                     by LaLa


15 Eylül 2012 Cumartesi

İlk mim


Günün nasıl geçti?
Az önce uyandım ve günümün nasıl geçeceğini bilmiyorum. Büyük ihtimalle evde tıkılıp kitap okuyacagım.

İsim vermeden bahset.
O benim 11 yıllık dostum. Bazı huylarına çok sinir olsam da, ah yapcak bişey yok:)

Neden hep cam kenarı?
Dışarıya bakarak birçok şey düşünebiliyorum, yolculuk bekledigimden de kısa sürüyor böylece. Ve beni çok rahatlatıyor. Ayrıca uzun yolculuklarda uyumak için en rahat yer.

Bugün kendin için ne yaptın?
Daha bir şey yapmadım. İngilizcemi geliştirmek için hikaye kitabı aldım. Büyük ihtimalle onu okuyacagım.Ordaki cümleleri çözmek çok zevkliii.

Twitter anasayfanı aç ve ilk gözüne takılan; 
Sivilceler yine sarmış her bir yanımıııı..

Düşün ki o bunu okuyacak;
Sadece bunu okuyacaksa sorun yok.Çünkü ben oldugum aklının ucuna bile gelmez..

Kahkaha atmana sebep olan karikatürler;




Klavyeye bakmadan bir şeyler yaz; 
benm canım yine sıkılıyor needendir bilmiyotum:(8

Bir cümle düşün sonra o cümlenin yerlerini değiştirerek yaz. 
Garip nedendir bilmem insanlar bazı.

Ctrl+V yap. 
Nice yıllaraa:)

*İsteyen kendini mimlesiiiiiin,gelip okurum zevklee.

Bir anlık heves uğruna mı ? (2)

Kadın bir süre denize karşı oturmasını sürdürdü,
Martıların tiz çığlıkları..
Uzaktan gelen hafif bir melodinin sesi
Onu tekrardan olayların içine çekmesine sebep oldu.
Bugün gördükleri bir rüyaymıydı?
Ona yoksa şaka mı yapılmıştı?
2 gündür evine uğramıyordu,
Annesi rahatsızdı genç kadının.
Nişanlısına da söylememiş,sürpriz yapmak istemişti
Oysaki asıl sürprizi nişanlısı ona yapmıştı..
Birden kahkaha atıverdi,
Aklına geldikçe,
Katıla katıla gülmeye devam ediyor.
Yanlarından geçen insanlar bu kadının deli oldugunu düşünebilirlerdi..
Ama onun içinde çok daha büyük bir yarası vardı..
İçi nasıl yanıyor,nasıl kan ağlıyordu ama
Kim biliyordu ki ondan başka..?
..

Vedat yattıgı yataktan güç bela kalkar,
Afallamış durumda.
Araba mı çarpmıştı?
Sarışın kadın: bırak hadi keyfimize bakalım,artık bak bittii. Özgürüz..
Vedat: böyle olacagını düşünememiştim.Bu yaptıgımız aptallık ! Kalk hadi gidiyoruz!
Aniden yataktan kalktı adam
Kadını da güç bela kaldırır.
Şimdi onlar ne yapacaktı?
Hiç düşünememişti ki nişanlısının çat kapı geleceğini..
Vedat üstünü giyinirken bir yandan planlar yapıyordu.
Nişanlısına ne açıklama yapacaktı?
Onu bıraktı, ya ailesi,ya tanıdıkları ne derdi?
Bir süre ne yapacaklarını düşündü.
Sarışın kadın ona bakıyor,
Ondan başka kimsesinin olmadıgını söyleyip duruyordu.
Bu ilişkiyi son 3 aydır gizliyorlardı.
Adam artık nişanlısının cinsel nazından bıkmış,
Başka aşklara yelken açmıştı.
Ama nişanlısını seviyordu.
Peki seven adam böyle yapar mıydı?
..

Genç kadın en yakın dostunda kalmaya karar verir,
Ona bütün olayları anlatır.
Ağlamaktan şişen gözlerine, yine hakim olamaz.
Yüzügü cebinden çıkartır.
Bunu o aşagılık herifin suratına fırlatacagım, onu rezil edeceğim!
Öfkeden gözü dönmüştü genç kadının,
Dostu ona sıcak bir çay içirerek sakinleştirmeye çalışır.
En sonunda göz kapakları ağırlaşmaya başlar
Ve uyuyakalır.
..

Vedat ise sarışın kadın istemese de eve gitmesi için baskı yapar.
Kadın bu sözü dinlemek zorundadır,
Aksi halde olayları daha da kötü edecektir.

Adam kendi evinde 1 hafta boyunca ne diyeceklerini düşünür.
Çünkü bilir ki nişanlısına bu açıklamayı yapmalı,
Ona kendisini affettirmeli,
Neden böyle yaptıgını söylemeli.
Adam ilk defa bu utancı, bu pişmanlıgı yaşıyordu.
Nişanlısının çok tepkili olacagını biliyordu
Ama onun kendisini çok sevdigini de biliyordu,
Beni seviyor kesin affeder,
Bensiz yapamaz bilirim..
Ona destek olacagım..
O bensiz bir hiç.
Adamın kafası bu düşüncelerle doluydu.

Kadın ise 1 hafta o eve hiç girmemiş,
Bütün her şeyi dostuna toplattırmış,
Ve geçici olarak dostunda kalmaya karar vermiştir.
Adam nişanlısının dostunda olacagını bilir,
Onun için ise ona ulaşır
Ve nişanlısıyla buluşmak istedigini söyler.
Genç kadın kendini toplamıştır,
Ne diyeceklerini o da düşünmüş,
Buluşmak istedigi günü ve tarihi belirtmiştir.

O gün kader anıdır.
Eğer 2 insan birbirlerini seviyorsa, her ne olursa olsun kader onları ayırmaz.Ayırmamalı.

Peki o gün ne olacaktı?
..
      devamı yakındaa
                                                               by LaLa

Kadının şarkısı..

13 Eylül 2012 Perşembe

Bir anlık heves uğruna mı ? (1)

İnanamıyordu.
Ömrüne fotograflarla süsledigi o adama bakamıyordu.
Her şey bir anlık heves uğruna mı yapılmıştı?
Gördüklerine inanmak istemiyordu.
Nişanlısı..
Ölümüne aşık oldugu,kokusuyla yatıp kalktıgı o adam!
Şimdi ise 1 kadın var vücudunun üstünde,
Duyduklarına da inanmasa kör oldugunu sanacaktı
Lakin kanının dondugu o an.
Önce düşünceleri yavaşlıyor,idrak edemiyor olanları
Elleri onları gösteriyor ne yapıyorsunuz yatak odam da ? dercesine.
Fakat kelimeler bogazında dügümleniyor.
Alışık olmadıgı yabancı bir kadının kokusu..
Kendi odası olmasına karşın,onları bırakıp etrafı inceliyor,
İç çamaşırları etrafa saçılmış, altlarındaki çarşaf yerlerde sürünüyor
O kadının yattıgı yerde o yatıyordu, o uyuyordu adamla,
Birden o kadınla göz göze geliyor,sonra nişanlısıyla.
Yataktaki sarışın o kadın:
Saçı,başı dağılmış; halinden memnun,
Adamı memnun ettigi için elinin altında oldugundan emin.
Adam yataktan kalkmaya yeltendi,
Ama sarışın kadın omzundan tutup onu tekrardan yatırdı
İzin vermeyecekti, çünkü o onundu,
Onunla mutluydu.

Kadın gördügü manzara karşısında gözlerini bir kez daha kısarak bakıyor,
Düşüncelerine hakim olamıyor,
Sadece tek bir söz ''Lanet olsun size!'' 
Sesi; tiz,acınası..
Kapayı hızlıca çekip iniyor apartmanın merdivenlerinden,
Birden gözyaşlarına boğuluyor genç kadın..
Aldatılmışlıgın verdigi o ezici o aşagılık durum..
Gözlerinden gitmiyor o an.
Elleri titreyerek siliyor göz yaşlarını
Attıgı adımlarını göz yaşları nedeniyle göremiyor,
Etraf puslu
Hayır hayır tansiyonu düşmemeli.
Demirliklere tutunup bekliyor bir süre..
Sonra adımlarını hızlandırıyor,
Kendisini en rahat edecek yere,deniz kenarına atıyor kendini.
Düşünüyor.
Onca koca seneyi geçirdikleri zamanı..
İlk evlenme teklifi
İlk öpücük
İlk hediye
Ve onun son aşkı olma gerçeğiyle yaşaması..

Her şey bir anda bitebilir miydi?
Her şey bu kadar basit miydi?

Ama
Ama ya diger kadın?
Üstelik sarışın.
O kadar güzel günler geçirmişken o kadında nesiydi?
Yediremiyordu gururuna,kadınlıgına.
Ya yakalamasaydı..
Meger ne dolaplar dönüyormuş arkasında da görememiş..
Eli birden yüzük parmagına gidiyor
Ya onu ne yapacaktı?
...
   devamı yakındaa
                                                                                                by LaLa
                                               
Adamın Şarkısı..

8 Eylül 2012 Cumartesi

Şehirden indim Köye !

Yaaaaaa ben bunları hak etmiyorum!

Denizliye ayın 6sında üniye kayıt olmak için gece yola çıktık. Hayatımı değiştirecek,yeni ortama ayak sürdüürecek,yaşam tarzımı alt üst edecek yere. Ben çıkmadan önce şort giydim. Hani yolculukta kotla rahat edemem de pek. Dışarı çıktık arabaya binmek için,dışarısı buz gibi. Tabi ben çaktırmıyorum bizimkilere. Sonra bi ton laf yapıyolar.. Acaba Denizlinin kızları nasıl giyiniyor diye düşünmeden de edemedim. Neyse artık İzmirli kızı oldugumuzu anlasınlar :)

  Annem,babam ve ben. Onlarda benim kadar heyecanlıylar ha kızım burayı kazandı şu şu bölümde okuyor demek için can atıyorlar. Hangi aile evladıyla gurur duymak istemez ki?  Gece boyuncada facebooktan tanıştıgım kızla mesajlaştım. Onlada aynı okul ve bölümdeyiz. Birde aynı yurtta kalıp aynı odayı paylaşmak için sözleştik.Ah facebook nelere kadir.

  Sabah 07:30 da kampuste olduk. Ben şu facebooktaki kızla görüşmek için can atıyordum. Etrafta fır fır bakınırken aha dedim işte o! Sarıldık birbirimize,gün için konusuyoruz işte kayıttan sonra ne yapalım diyerekten. Hani merkezini gezelim mi yoksa meslekyüksek okulumuzun oldugu yere Çivrile mi gidelim diye.
En sonda kayıt işlemlerimizi tamamladık. Paü öğrenci kartımı da aldım. Artık oralıyım yaniii. Ah bir de şu ösymnin çekmiş oldugu fotomuzu koymasalardı iyiydi..  Çıktıgımızda babamla kızın babası kaynaşmışlardı. Yanlarına gittigimizde baya konusuyorlardı. En son da çivrile gitmeye karar verdik. Onlar arkada biz önde sora sora düştük tekrar yollara.

Anacım 100 km. ben bu kadar uzun sürcegini düşünmemiştim yolun. Git git yol bitmiyor. Bir de yollar giderek darlaşıyor. Etraf dağlık yan taraflarda tarlalar vs. Dedim nereye gidiyoruzz biz böyle yahuu! Annem bi yandan saydırıyor falan..

Tam 1 buçuk saat oldu en sonunda gelmişizz. Var yaa öyle büyük bir yer ki merkezden anlatamam !! 

Şaka lan şaka  küçücük köy gibi bi yer :( :(  Benim bekledigim hayale bi bakın hele ya. Tamam küçük bir yer bekliyordum ama bu kadar da değil. Yolları daracık. Neyse arabayı okulun oraya park ettik okula bakmak için. Okul iyi ama okadar da değil. Benim okudugum lise okulunun kapalı spor salonu gibi bişey. Ciddiyimm! 3yıl önce yapılmış,eski okuluda arka tarafındaydı. O bundan daha da minnacık.. Arabadan indigimde köy kokusu etrafta hakim.. Aha dedim yani ne yaptın sen LaLa ! Annemle babamın yüzü bi tuhaf oldu zaten.

Okula girdik. Okula girmemizle birlikte yurtçular etrafımızı sarıp broşür dağıtmaya başladılar. Hepside oranın öğrencisiydi.Her kafadan ses çıkıyordu. Etrafı baya incedik. Hele annem sanki uzmanıymış gibi dikkatli dikkatli.. Burda prof,doç ve dr yokmuş hepsi öğretim görevlisiymiş. Sınavları falan basit oluyomuş. Yani bende içimden önemsemiyorlar dedim. Kütüphanesi varmış oh iyi bari orda vakit geçirirm dedim kiiiiii bi girdim raflarr boşş tek tük kitaplar var.  Kahretsin dedim iiçimden küfür ederek..  Çıktık ordan yemek yemege gidelim dedik en sonunda bulduk lokantacı. Orasıda çarşısıymış. Aman ne çarşı daracık yolla küçük bir parktan ibaret. İndim arabadan bir mööööö sesi.Ah bir bu eksikti ya ! Sinirden ağlayacagım o derece kötü oldum sinirden kahkaha atıyorum. Yemekten sonra yurt bakmaya gidelim dedik. 2 yurda baktık. Annem begenmedi genellikle. Birinin mutfagını begenmedi digerinin de yatak odasının çarşaflarını vs. en sonda verdik birine karar. Kız da aynı şekilde, yazılıp kayıt olduk. Annem bin defa soruyor eminmisin LaLa sen burda yapabilcekmisin?? Ben emin değilim hiç birşeyden. Çünkü kafam allak bullak olmuş vaziyette.Gördüklerime inanamıyordum. Yapabileceğimi dayanabileceğimi sanmıyorum. Ama çok kararsızım.Buraya kadar gelmişiz işlemleri halletmişiz.. Birde benim bölümden danışma hocası varmış onla bi konuşalım,tanışalım dedik. Odaya girdik şimdi kadının anlatıp bilgi vermesini bekliyorum. Kadın 2 saat kelimeleri toparlayamıyor mıymıy anlatıyor. Annemle babama bakıyorum bi yandan kaşlar çatık, tepkili. Birde bi adam vardı bilgisiyar öğretmeniymiş bacaklarını açmış masada oturuyor.Tövbe yarabbim.  İçimden nasıl lanetler okuyorum anlatılmıcak gibi değill..

Okuldan çıktık,kitapları da aldık. Annem hala çok tepkili. LaLa sen burda nasıl okuyacaksın? la dolu beynimin içi. Yol boyunca düşünceliyiz. Bi uyuyup bi uyandım sersem gibiydim.

Ve bugün.. Son kararımız.. Seneye okumam adında. Ben ama nasıl olur puanım düşer telaşesiyle kafam bi dünya. En sonda bende düşünüp kararımı verdim. Arkadaşlarım da daha rahat edersin diyerek beni de birazda olsa iyileştirdiler. Yani kötü bi yerde istemeyerek okuyacaksam olmaz bu iş.Denizlinin merkezinde olsam sesimi çıkartmazdım hiç hemde ama şimdi çok farklı.. Adam gibi çalışır İzmirde tuttururum ya da özel.. Sonuçta özele de aynı para gidecekti ayda. İşte şimdi birazda olsa rahat kafayla uyuyacagım. 2gündür aptal LaLa oldum.

Önerim şu ki sakın aptallık yapıp 2 yıllık bi üni yazmayın ! hiç hemde hiçç. ve kazandıgınız yere önceden gidip bakın. Sayfanın başındaki yazım aynen geçerli :(

Bir köy macerasıda burda bitti..


3 Eylül 2012 Pazartesi

Gece kuşu-nun Düşünceleri

Yine hayal dünyasındayım.. Yine olmayacakların,olamayacakların peşindeyim.

Bazı insanların istemedigim bir şey oldugu zaman üstüme gelmelerini anlayamıyorum. Neden bu kadar çok ısrar ederler ki kendilerinin istedigi şeyleri yaptırtmak için?

Üniversiteye gideceğim.. Annemin yemeklerini ve babamın akşam eve gelişlerini özleyeceğim..
Üniversite hayatını merak ediyorum. Kısaca öğrenci yaşamını. Tek başıma ayakta durma gücümü merak ediyorum. Çünkü ilk kez aileden ayrı kalacagım.
Oradaki beni bekleyen arkadaş toplulugunu merak ediyorum. Acaba kimler benimle tanışmak için bekliyor.Ve en önemlisi hocalar..
Üniversitedeki hocalar genellikle yaşlı, ve çok ciddiler..

**
Bi ara şu hayatla ilgili baya kafa yormuştum. 2 sene önceydi galiba. Çıldırmak üzereydim. Hala Dünyanın kuruluş amacını anlamıyorum,anlam veremiyorum. Neden neden neden neden neden Tanrıııım ha diye yatagıma vurdugumu,dişlerimi yastıgıma geçirdigimi hatırlıyorum. Sanırım o anki bi doktor olsaydı  beni tımarhaneye kapatabilirdi..

Ağladıgım.. Gecelerce hıçkırarak ağladıgım zamanlar..Yoo kimse görmedi. Sadece ben,yatak,yastık,yorgan ha bir de Tanrı ve Ay dede.. Penceremden Ay dedeyi görür konuşurdum onla.Çılgındım. Bazen ona ağlardım.Sebepsiz yere,boş yere..

Ben işte bir zamanlar böyle salakça biriydim. Ama kendimi bilirdim. Neye nasıl davranacagımı, kısaca çogu kişiden oldugundum.

Ama böyle olmamı gerektiren bir takım sıkıntılarım vardı. Ah kahretsin işte onları anlatamıyorum buraya. Bir kağıt parçası olsa bile siz olmasanız bile anlatamam.. Aslında hala var sıkıntım.. Tanrı tam zamanında yetişti birazda. Belki bana o yardım etmese şuan yaşamazdım,yaşayamazdım..

Yine aklıma geldi ve bir damla yaş süzüldü gözlerimden..

Bunları anlattım çünkü insanlar çok fazla üzerime gelip baskı yaptıgı zaman ölmek istiyorum. Dayanamıyorum aşırı derecede üzerime gelinmesinden. Bilmiyorum böyleyim.. Neden böyleyim bunu da bilmiyorum.


Aklımdan geçenler, beni düşünceleriyle boganlar şuan bunlardı....

Beni deli falan sanmayın sakııın :D Ben ki psikoloji okumak isteyen biriydim.. Sırf kendi pskolojimi ve milletinkini düzelteyim diye :D Şu son 2-3 aydır da çok iyiyim aman nazar değmesiiin (!)