24 Ekim 2012 Çarşamba

Ve bayram..

Çoook uzun bir bayram konuşması yapmayacagım.  

Bayram alışverişi için millet kapış kapış bir şeyler alıyor. Evlerini temizliyor. Yemeklerini yapıyor.. Bayram bizim için güllük gülistanlık geçerken dışarıdaki evsiz,barksız, sokaklarda dolaşan insanlar için nasıl geçer bilemiyorum. Ben öyle bayram alışverişi için koştururken onları görmezden gelemiyorum. Ve içim okadar çok acıyor ki anlatamam.. 

Onların açısından bayram nasıl bir şey acaba? Biz güzel giysilerimizi, pırıl pırıl ayakkabılarımızı giyerken onlar ne giyniyor, ne yapıyor? Elimden bir şey gelemedigi için üzülüyorum. Vardır Allah'ın bildigi deyip içime atıyorum. Bu bayramda kurban etlerimizi bir parçada olsa onlarla paylaşmak istiyorum. Çünkü onların buna ihtiyacı var..  Neden bu konuyu açtım; çünkü bu konuda hassasım hemen üzülüyorum ve onuda burada paylaşmak istedim :)
 
Hepinizin bayramını kutluyorum. Ailenizle birlikte mutlu ve huzurlu bayramlar .. :)

19 Ekim 2012 Cuma

Sezen Aksu

Sadece bu şarkıyı paylaşmak istiyorum. Aslında bir şeyler yazıp bu şarkıyı paylaşmak istiyordum. Ama bu şarkı her şeyi çok iyi özetledigi için laf kalabalıgı yapmaya gerek duymadım.
Ben ki gece kuşunun bu geceki şarkısıı.

Sezen aksu..
Bu şarkısı çok başka.. Hele ki sözleri.. Lütfen bir kez daha benim için dinleyiiin




14 Ekim 2012 Pazar

DÜŞSEL


Ne mi istiyorum?
Düşlerimdeki beyaz atlı prensimi ve işimi..
Hayal dünyasında yaşıyorum..
Hayır hayır hayatımın berbat ya da iğrenç falan olmasından dolayı değil. Kendimi hayallerimde çok rahatım ordan oraya gidiyorum. Çılgın biriyim. ve kendimi başka kimlikte görmek istiyorum. Çünkü yaşadıgım şu dünyada kimseyle kendim gibi içli dışlı olamadım. Olmak istedim. Zorladım. Ama kendi kimligimden, kendi oturan kişiligimden kopamadım.

Herkesin kendi hayatında yaşadıgı zorluklar vardır. Benimde oldu. Ama şimdiki 3 yıl içinde şu an çok mutluyum. Hayatım olmak istedigim şekilde ilerliyor. Bunu kendim yönlendiriyorum çünkü bunu yapmam gerek, yani hayatımın 3 sene öncesinin acısını bu şekilde çıkartmam gerek..

Hayallerimdeki dünya turu..
Gezmek istiyorum. Çok kitap okuyup, çokta gezmek. Kısaca bilgili olmak istiyorum. Düşünsenize her gün yeni birşeyler keşfettiginizi? Yeni yerler, yeni insanlar,  taş,toprak.. Herkes benim için değerli. Ufak canlının bile yaşamını düşünüyorum. Aklım almıyor, zorluyorum olmuyor. Nasıl geldi bu? Şimdi ben gidersem ne olacak, daha başka kimler bakacak buna diye düşünüyorum.

Geçenlerde çocuk magazasına girdik. 2 tane 5 yaşlarında kız çocugu, birde 7 yaşlarında falan da oğlan.
Kızlara bakınca kendi çocuklugum aklıma geldi. Vay be dedim. Magazanın içinde koşturup giysi begeniyorlar.  Kendi küçüklüğümü gördüm. Bi an kendimi onların yerine koydum. Daha bunlar ilkokul,ortaokul,lise okuyacaklar. Geçtiğim yolları düşünüyorum da zor ve engebeli.  Sonra oğlana döndüm. Geleceğin yakışıklı birisi olacak dedim içimden. Böyle yüzlerine bakarak karakter analizi yapabiliyorum. Sonra bir de arabasında benden habersiz uyuyan çocuk vardı. Sarışın,tombik .. Zaten çocuklara karşı ilgim var bunlar beni daha da sürüklüyor. O magazadan çıkana kadar onları düşündüm. Şimdi diyorum onları son görüşüm, belki belki sonra kaza geçirip hayatlarını kaybetcekler, belki ileride çok ünlü kişiler olacaklar. Onlara şimdi doya doya bakmalıyım dedim. Ve sonra sessizce çıktık o magazadan.

Ben böyleyim işte. Şimdi bugünü ve o kişinin ilerideki yaşamını düşünür, sorgularım. Aslında bunu takıntı haline getirmek istemiyorum. Çünkü o an orda olmuyorum kopuyorum.Belki anne ve babalarının kurmadıgı hayaller kadar onlarla ilgili hayal kurdum.

Kendi geleceğimi de çok merak ediyorum elbettee:) yakında kurdugum düşlerden de bahsedeceğiimm:)


Hadi gel sende benim düş dünyamaaaaaaaaaaaa









12 Ekim 2012 Cuma

İşte burdayımm

Merhabaaaa :)

Yazma zamanıma bakılırsa artık haftadan haftaya takılmaya başladım. Nedendir? Çünkü bir yandan dershane bir yandan test,mest derken bir bakıyorum zaman geçmiş ve hemen haftasonu gelmiş. Cidden günler artık hızlı geçmeye başladı benim için. İnternete çok sık giremiyorum. Girsem de bakınıp çıkıyorum. A şuna bakınayım aaa buna da bi bakayım derken ohooo zaman geçmiş. Zaten dersleri yetiştiremiyorum diye strese de girdim. Hangi birine bakayım derken.
Artık zamanım çok kıymetlendi. İnsan bunun ciddiyetini 1 yılını daha kaybedince anlıyormuş.Geçen yıllarda lise bitsede, üniversiteye bir adım atsak diyordum ama şimdi halime bakınca gülüyorum.

Başarmak istiyorum. En büyük halim, lise okulumun kürsüsüne geçip BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ-PSİKOLOJİ BÖLÜM ünü kazandım diye bağıra bağıra söylemekti..Olmadı işte çıkamadım o kürsüye! Aynanın karşısına geçip neler söyleyeceklerimi düşünüyordum. Kaç aydır bunun hayaliyle yaşadım ben. Ama işte olmadı. Hocalarımla bile bazen yüzyüze gelmek istemiyorum. Neden? Çünkü;
-Ne yaptın LaLa, kazandın mı haaaa üniyii?
-Aaaa neden gitmedin yaaa.
-Bak puanın düşücek ama neden öyle yaptın?
-İnsan istedigi mesleğe gitmeli canım ya.
-Şimdi 1 yıl daha bekleyeceksin olmadı bak.
-Ah canım ya, çok yazık olmuş..
.... vs.  

Tonlarca laf edicekler ve bu bana tekrar tekrar aynı şeyleri söyletip,dolmama neden olacak. Bilmiyorum hani inşallah bu sene değer çalışmama.


 Sivilcelerime gelinceeeeeeeee..

Eh geçti sayılırlar ya en azından azaldılar baya. O gün doktora gittim cildiyeciye. Zaten adamın kafası da kırık galiba. Söylüyorum acaba ilaçlar mı yaptı?. Adam gelmiş bana ergenliktendir o ergenliktendir. Şimdi ben napayım yani. Sivilcenin çıkcagı varsa çıkmış. Elimden bir şey gelmez.Sana krem yazayım kullanırsın onu. 
dedi ve hiçbir şeye sebep bulmadı. Ne saçma yahu ben zaten ergenligimi geçirmişim. 2. bi ergenlik dönemi daha mı varmış yahu be adam. Hani tamam varsa da var ama ben hiç çıkmaz diyorum. Habire bana ee çıkcagı varsa çıkmış diyor. Ondan sonra aile hekimine gittik. Bu ilaçlar pek yapmaz. Ama tabi ilk başlarda ağır gelmiştir dedi. Son zamanlarda yedigin birşeyler dokunmuştur. Baharattır, asittir, çikolatadır... diye saydırdı.Dogruydu o zamanlar fazla yiyordum onları :/ Bir süre uzak durmam gerekiyormuş. Ah işte böyle açıklamanı yapın gözünü seveyimm. Sivilcenin çıkcagı varsa da çıkmıştır nedir yahu?

Birde bu doktorlar fazla okudugu için kesin kafaları kırık oluyor. Bi gün yine cildiyeciye giderken kadına ben ayak tırnagımda mantar var diyorum. Biraz o tırnagın büyüsünde, o daha da dibe gelsin. O zaman gelirsin sana tahlil yaparım. Lan mantar bu iş büyümeden ne diye önlem aldırmıyorsun bana anlamıyorum. Bir de emekli olmuş insanlar var. Gidin evinizde uyuyun Allah aşkına. 2 kelimeyi söylemekten acizsiniz. Sadece reçeyi doldurup veriyorlar. Ne bir açıklama, ne de bir araştırılması yapılıyor. Nefret ediyorum böyle insanlardan. Birde doktor olup ben herşeyi bilirim havasına bürünen insan yok mu. Nasıl sinirleniyorum nasıl.

Neyse bu arada saçlarımı da kestirdim. Hani kıçıma kadar V şeklinde geliyordu. Bari dedim kat kat yaptırayım kısaltıp. Kuaföre de söylüyorum özellikle önlerine kat ver, arkalarına az kat ver diye. O da diyo yok arkaya kat olmaz. Salak mıdır nedir ya. Bu kuaför denen gerizekalı al sen arkayı dümdüz kes. Ulan saçımdan eser yok be! Kıvırcık lüle lüle saçlarım vardı. Şimdi kıvrılmıyorlar bile. Önceden gittigm bir kuafördü ama dolu diye başka adam kesti. Onun aklına ben sıçayım. Şimdi başka küaföre gidip düzelttircem. Daha da kısalcak ama napalım değişiklik iyidir.

İşte bütün haftamı böyle geçirdimm..
Size keyifli hafta sonları diliyorummm :)))


5 Ekim 2012 Cuma

Sivilceler sarmış her bir yanımı..

   1 haftadır birşey yazmıyorum, yazamıyorum. Nah şu sayfayı açıyorum bembeyaz karşımda duruyor  ama içimden yazcak kelimeleri bulamıyorum. Ya bir şeye sinirlenmem lazım, ya da fazla duygusal olup damara bağlamam lazım yazmam için.Şuan duygusallıgın ucunda oldugum için yazıyorum :D

   Şu 15 gündür yüzümde sivilceler var. Sanki ergenlik günlerime geri döndüm! Neden mi? Benim b12 vitamin eksiligim çıktı baya, bayaa hemde çok düşüktü. Onun için doktor iğne ve vitamin hapı verdi. İğneyi ilk 1 hafta her gün vurundum şimdi haftada 1 sonra ayda 1.. Şu 1 hafta iğne olayı geçtikten bi kaç gün sonra, bi sabah kalktım ki aynaya bakıp çığlık atmam bir oldu. Yüzümde nokta nokta daha dogacak sivilceler belirlemiş. Ben her zaman ki istifimi bozmadan geçer canım geçer sivilce dedigin nedir ki gülüm?  moduna girdim hemen. Çünkü bende okadar sivilce çıkmaz. Çıksada peeling falan yaparım ertesi gün geçer. Diger günler her sabah kalktıgımda biraz daha artmış olan sivilcelerime bakmaya başladım aynadan. Peeling,maske falan yapıyorum biri geçiyor digeri çıkmaya başlıyor. Ve şuan nerdeyse burnumun dibinde 4 tane kocaman sivilce var. Diger taraflarda ise mini mini bebeler.Abartmıyorum vallahi :( Her gören aaa nolmuşun sen yaaa. Ne o öyle yüzündeki sivilcelerrr??? Onları yolmamak için kendimi zor tutuyorum.  Ve şöyle bişey var ki dersanem başladı bu hafta. Yazık bana bakıp bakıp duruolar. Hani öncedeen tanısalar beni, ben böyle sivilceli değileem,biliodunuz dicem ama işte kaderr. Bunlarla da tanışmam böyle olacaktı demek kii. Bir de tatlı bi çocuk var ki dersanede anlatamam:( Ama bakamıyorum o bana baksa başımı eğiyorum ya da elimi sivilcelerime götürüyorum.. Kaç gündür stresten mtresten mi diye düşünüp dururken son anda bu kullandıgım meretler aklıma geldi. Bunlardan olabilir diye düşündüm. Şimdi doktora gidip söyleyeceğim. Vitamın hapının içinde az kalmış.Umarım bi daha vermezler. Verirlerse de .............................................
 

   Ah birde sonbahar geldi değil mii?? Kendisini sevmedigimi şimdi defalarca belirtiyorum. Çünkü bana yaz aşklarımı, yazın eğlenceli günlerimi hatırlatıyor.. Ve bazen istedigim davranışları, sevgimi belli edemediğim her geçen gün pişman oluşumu.. Sevmiyorum işte sonbaharı! Belki onunla ilgili çok söz yazabilir,şiirleri döktürebilirim. Çok hüzünlü bi yanı var. Yapraklarını döken ağaçlara dokunsam onlarla birlikte bende göz yaşlarımı dökebilirim. Ah kahretsin şu huyumu!

*Sivilcelerimin geçip, tekrardan güzel yüzüme kavuşmak dileğiylee!




Derdi nedir bu sonbaharın,
Neden soldurur gülleri?